Demo

Üreme Süreci

Erkek ve kadın üreme sistemlerinin normal çalışması, endokrin sistem ve cinsel organlar (kadınlarda yumurtalık ve erkeklerde testisler) arasındaki hormonal iletişim sinyallerine dayanır.

Kadında bir yumurtanın olgunlaşması ve erkekte spermin üretilmesindeki doğal süreçlerin bilinmesi, kısırlığın sebeplerinin ve kısırlık tedavisinin gebe kalmakta şu anki rolünün daha iyi anlaşılmasına yardımcı olacaktır.

Hormonlar ve doğurganlık
Vücuttaki diğer sistemlerin çoğunda olduğu gibi, üreme sistemi ve üreme döngüsünü de hormonlar yönetir ve her iki cinste de (kadın ve erkek) üreme sistemi ve aktivitelerinden 3 temel hormon sorumludur.

Bu hormonlardan ilki, hipotalamus tarafından salgılanan luteinizan hormon salgılatıcı hormon (LHRH) olarak da bilinen gonadotropin salgılatıcı hormon (GnRH) dir. Bu hormon, hipofiz bezinden iki gonadotropin hormonunun - luteinizan hormon (LH) ve folikül uyarıcı hormon (FSH) - salgılanmasını harekete geçirir.

Bu iki hipofiz bezi gonadotropinleri, erkekte sperm gelişimi, kadında yumurtanın olgunlaşması ve salımını (ovülasyon) sağlar. Vücut, ovülasyon ve sperm üretiminin gerçekleşebilmesi için, bu hormonları doğru miktarda, doğru sırada ve doğru zamanda üretmelidir. Yetersiz miktar ya da yanlış zamanlamaya bağlı dengesizlikler gebelik şansını azaltmaktadır.

Sperm üretimi
LH, testislerdeki sperm üretimini hızlandırmaktan sorumlu FSH"la birlikte, erkeklik hormonu testosteron üretiminden sorumludur. Sperm üretme süreci, spermatogenez, devamlı bir süreçtir ve bir erkek üreme hücresinin aktif bir sperme dönüşmesi yaklaşık 72-74 gün sürer.

Spermatogenez, 34°C sıcaklıkta en verimli halindedir; ancak, birçok faktöre karşı korunmasızdır. Örneğin, yüksek çevresel sıcaklığın ya da uzun süren ateşin, olgunlaşmış spermin kalitesini 2-3 ay sonra etkilediği görülebilir. Hergün üretilen milyonlarca spermden, sadece küçük bir oranı tam dölleme potansiyeline sahiptir.

Sperm, iki temel kısımdan oluşur: yumurtaya tutunan ve genetik bilgileri beraberinde taşıyarak dış zardan içeri giren baş kısmı ve yumurtaya ulaşana kadar kadın üreme sistemi boyunca ilerlemesini sağlayan kuyruk kısmı. Bu iki öğeden birinde sorun olması spermin dölleme gücünü etkileyecektir.

Kadınlarda yumurta (oosit) üretimi Erkeklerin aksine, kadınlar yumurtalıklarında yaklaşık 400.000 olgunlaşmamış yumurta ile doğarlar. Ergenlik ve menopoz arasında her ay genellikle bir yumurta olgunlaşır ve döllenme umuduyla fallop tüpleri boyunca yolculuğuna başlar.

Adet siklusu  ve doğurganlık
Kadının "aylık" adet döngüsünde, süreç boyunca serviks mukusunun sperm dostu haline geldiği, rahim duvarının hamileliğe hazırlandığı ve yumurtalıklardaki bir yumurtanın döllenmeye hazır bir şekilde salınmadan önce folikül (sıvı dolu kese) içinde olgunlaştığı üç evre mevcuttur.

Birinci evre:
Döngünün ilk evresi, foliküler evre olarak adlandırılır ve yaklaşık iki hafta kadar sürer. Bu evrede, yumurta bulunduran folikülün gelişimini ve içindeki yumurtanın olgunlaşmasını hızlandıran FSH salımı artar.

Gelişen folikül, giderek artan miktarlarda kadın hormonu, östrojen, salgılar; bu da, rahim duvarında (endometriyum) ve serviks mukusunda değişiklikleri tetikler. Serviks mukusu, spermin geçmesine izin vermek için incelir ve endometriyum döllenmiş yumurtanın yerine yerleşebilmesi için kalınlaşır.

İkinci evre: Yumurtanın salınmasından yaklaşık 32 saat önce, folikül tarafından üretilen östrojen en üst seviyeye ulaşır ve böylece hipofizin luteinizan hormonu salgılamasına neden olur. LH üretimindeki bu artış ovülasyona sebep olur. Yani olgunlaşmış yumurta folikülden ayrılıp, fallop tüpleri boyunca ilerlemeye başlar.

Üçüncü evre:
Folikülün kalıntıları, ikinci bir kadın hormonu olan progesteronu salgılayan korpus luteumu oluşturur. Bu, yumurtanın döllenmesi durumunda hamilelik için en uygun şartları oluşturmaya yardımcı olur ve luteal evre olarak bilinir.

Döllenme ve hamilelik
Gebe kalmak doğurganlık problemi olmayan insanlar için bile her zaman kolay olmayabilir. İnsan, her ay sadece yüzde 25 gebelik şansı ile yeryüzündeki en az gebe kalma şansına sahip olan canlılardan biridir.

Bunun sebebi, her siklusta kadının yumurtasının döllenebileceği sürenin oldukça kısa olmasıdır. Döllenme ve gebelik için en uygun zaman yumurtlama gerçekleşmeden hemen önceki zaman, yani adet döngüsünün ortalarıdır.

Sperm, kadın üreme sistemi içinde sadece 48 saat kadar yaşayabilir ve yumurtanın, yumurtlamayı takiben 72 saat içinde döllenmesi gerekmektedir. Normal şartlar altında, ilişki sırasında doğal olarak vajinaya giren 14 milyon spermin sadece birkaç yüzü yumurtanın döllenebildiği fallop tüpünün sonuna ulaşabilir.

Bir sperm, başarılı bir şekilde bir yumurtayı dölledikten sonra, hücre bölünmesi başlar ve birleşen hücreler embriyo haline gelir. Ovülasyonu takiben yaklaşık bir hafta içinde embriyo kendini rahimde (uterus) bulur ve endometriyuma yerleşir.

Burada, plasenta tarafından salgılanan üçüncü bir gonadotropin, insan koryonik gonadotropin (hCG), korpus luteumu yüksek seviyelerde östrojen ve progesteron üretmeye devam etmesi için harekete geçirerek, gebeliğin sürmesinde önemli bir rol oynar.